Antalya’nın Kaş ilçesinde Antalya-Muğla hududunu çizen Eşen Çayı kıyısındaki kum erozyonuna karşı 1960’lı yıllarda ağaçlandırılan bölgede çıkıp söndürülen ve rüzgarla yine başlayan yangın, dün gece ikinci defa denetim altına alındı. Etrafı iş makineleriyle çevrilen bölgede soğutma çalışmaları sürerken, 15 hektar alanın ziyan gördüğü belirlendi.
Kaş’a bağlı Ova Mahallesi’ndeki ağaçlandırma alanında 21 Eylül Çarşamba saat 19.00 sıralarında çıkan yangın, 3 saat sonra denetim altına alındı. Lakin dün öğlen saatlerinde bölgede çıkan şiddetli rüzgar sonrası yangın alanında evvel duman, sonra alevler yükselmeye başladı. Şiddetli rüzgarla alevler süratle etrafa yayıldı. Yangına 3 uçak ve 3 helikopter, orman müdürlüklerine bağlı 12 arazöz, 2 su tankeri, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı 2 itfaiye aracı, 2 su tankeri, 2 iş makinesi, Kaş Belediyesi’ne ilişkin 5 iş makinesi, 2 su tankeri, 6 teknik eleman, tarafından müdahale edildi.
Ova Mahallesi’nde yaşayanlar, yaklaşan alevlere hortumlarla su sıktı. Rüzgarın taraf değiştirmesiyle yangın etrafa yayıldı. Bölgeyi ağır duman kapladı. Yangın bölgesine Kaş Kaymakamı Murat Öztürk, Kaş Belediye Lideri Keyifli Ulutaş, İlçe Jandarma Kumandanı Yüzbaşı Ali Erol da geldi. Bölgede jandarma güvenlik önlemi alarak, vatandaşları yangın bölgesinden uzaklaştırmaya çalıştı. Kimi vatandaşlar, tankerleri ile gelerek yangını söndürmeye yardımcı olmaya çalıştı. Dün geceden beri takımları yöneten Kaş Orman İşletme Müdürü Süleyman Demir, tansiyonunun düşmesi ve ateşinin çıkması üzerine Kaş Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı ve bir müddet tedavi gördü.
Yangının etrafı iş makineleriyle geniş yollar açılarak çevrildi. Dün saat 22.00 sıralarında rüzgarın suratını kaybetmesi ile yangın da denetim altına alındı. Yangın alanında kara grupları ve arazözlerle soğutma çalışması başladı. Yangında birinci belirlemelere nazaran yaklaşık 15 hektar okaliptüs ormanı ziyan gördü.
Kaş Orman İşletme Müdürü Süleyman Demir, yanan alanın kum erozyonuna karşı 1960’lı yıllarda ağaçlandırılan bir bölge olduğunu, alanda yalnızca okaliptüs ve Kıbrıs akasyası ağaçlarının bulunduğunu belirtti.
Antalya’nın Kaş ilçesinde Antalya-Muğla hududunu çizen Eşen Çayı kıyısındaki kum erozyonuna karşı 1960’lı yıllarda ağaçlandırılan bölgede çıkıp söndürülen ve rüzgarla yine başlayan yangın, dün gece ikinci defa denetim altına alındı. Etrafı iş makineleriyle çevrilen bölgede soğutma çalışmaları sürerken, 15 hektar alanın ziyan gördüğü belirlendi.
Kaş’a bağlı Ova Mahallesi’ndeki ağaçlandırma alanında 21 Eylül Çarşamba saat 19.00 sıralarında çıkan yangın, 3 saat sonra denetim altına alındı. Lakin dün öğlen saatlerinde bölgede çıkan şiddetli rüzgar sonrası yangın alanında evvel duman, sonra alevler yükselmeye başladı. Şiddetli rüzgarla alevler süratle etrafa yayıldı. Yangına 3 uçak ve 3 helikopter, orman müdürlüklerine bağlı 12 arazöz, 2 su tankeri, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı 2 itfaiye aracı, 2 su tankeri, 2 iş makinesi, Kaş Belediyesi’ne ilişkin 5 iş makinesi, 2 su tankeri, 6 teknik eleman, tarafından müdahale edildi.
Ova Mahallesi’nde yaşayanlar, yaklaşan alevlere hortumlarla su sıktı. Rüzgarın taraf değiştirmesiyle yangın etrafa yayıldı. Bölgeyi ağır duman kapladı. Yangın bölgesine Kaş Kaymakamı Murat Öztürk, Kaş Belediye Lideri Keyifli Ulutaş, İlçe Jandarma Kumandanı Yüzbaşı Ali Erol da geldi. Bölgede jandarma güvenlik önlemi alarak, vatandaşları yangın bölgesinden uzaklaştırmaya çalıştı. Kimi vatandaşlar, tankerleri ile gelerek yangını söndürmeye yardımcı olmaya çalıştı. Dün geceden beri takımları yöneten Kaş Orman İşletme Müdürü Süleyman Demir, tansiyonunun düşmesi ve ateşinin çıkması üzerine Kaş Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı ve bir müddet tedavi gördü.
Yangının etrafı iş makineleriyle geniş yollar açılarak çevrildi. Dün saat 22.00 sıralarında rüzgarın suratını kaybetmesi ile yangın da denetim altına alındı. Yangın alanında kara grupları ve arazözlerle soğutma çalışması başladı. Yangında birinci belirlemelere nazaran yaklaşık 15 hektar okaliptüs ormanı ziyan gördü.
Kaş Orman İşletme Müdürü Süleyman Demir, yanan alanın kum erozyonuna karşı 1960’lı yıllarda ağaçlandırılan bir bölge olduğunu, alanda yalnızca okaliptüs ve Kıbrıs akasyası ağaçlarının bulunduğunu belirtti.
