DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, partisinin İskenderun İlçe Kongresi’nde konuştu. İktisattan sıhhate kıymetli başlıklara ait değerlendirmelerde bulunan Babacan, “84 milyonluk ülkede, sokaktaki fiyatlardan haberi olmayan iki kişi var: Biri Sayın Erdoğan, başkası Bahçeli” dedi. Türkiye’nin insanların hayallerinden uzaklaştığı bir ülkeye dönüştüğünü vurgulayan Babacan şunları söyledi:
TÜİK sayıları ayarlama enstitüsü oldu
“Koskoca ülkeyi Survivor setine döndürdüler. Millet hayatta kalmak için çalışıyor. Sayıları ayarlama enstitüsü, geçen ayın enflasyon sayısını açıkladı. Neymiş? Yüzde 73 buçukmuş. İnandırıcılığını artırmak için bir de buçuk eklemişler. Enflasyonu o kadar hassas, kuyumcu terazisiyle ölçüyoruz ki 73.5 diye açıklıyorlar. O denli anlaşılıyor ki, 84 milyonluk ülkede, sokaktaki fiyatlardan haberi olmayan iki kişi var: Bir, Sayın Erdoğan. Oburu Bahçeli. TÜİK onlara yaranmak için birileriyle yarışa girdiyse bilelim. Yayınladıkları aylık raporlarda eserlerin fiyatını listelemeyi durdurmuşlar. Yahu siz kimi aldatıyorsunuz? Fiyatları yayınlamayınca, markette vatandaş fiyatları görmeyecek zannediyorlar. Ha alışılmış Sayın Erdoğan ve Bahçeli alışverişe, markete çıkmadığı için fiyatları görmeyecek hakikat. Fakat, 84 milyonun geri kalan, 83 milyon 999 bin 998 kişi fiyatları görüyor.”
Kronik yüksek enflasyon devranı başladı
Türkiye’de kronik yüksek enflasyon bölümünün başladığını da vurgulayan Babacan, “Ancak yanlışta ısrar, yanlışta inat bu ülkeyi daha da berbata götürür. Bu başla bunlar ülkeyi, Allah korusun, hiper enflasyona bile götürür. Bu enflasyonun sonucu açlıktır, yoksulluktur. Cumhurbaşkanı’na bakıyoruz, farklı bir alemde. Beştepe mükemmeller diyarından millete masal anlatıyor. İktisat, bu çeyrekte yüzde 7.3 büyümüş falan filan. Bu nasıl büyümeyse anlamadık. İşsizin iş bulamadığı, çocukların yatağa aç girdiği, esnafın elektriğini yakamadığı ülkede büyümeden bahsedemezsiniz” dedi.
Enflasyonu düşüremeyeceğini biliyoruz
Kur muhafazalı mevduat hesabı hesabının fakirden alıp zengine vermenin ismi olduğunu savunan Ali Babacan, konuşmasında “Kur artınca mevduat sahipleri mağdur oluyor da mazota 26 lira ödeyen sürücü arkadaşım mağdur olmuyor mu? Tam bir devleti batırma operasyonu. Hükûmetin enflasyonu düşüremeyeceğini biliyoruz. Niçin dört yıldır yapamıyor? Elini tutan mı var?” sözlerine yer verdi.
Yakında ameliyat yapacak cerrah bulamayacağız
Sıhhat sisteminin çöktüğünü de tabir eden Babacan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Sıhhat sistemi çöküyor. Randevular alınamıyor. Teşhisler konulamıyor. Ameliyatlar yapılamıyor. İlaçlar bulunamıyor. Ülke resmen doktorlar göçü veriyor. Devlet hastanelerindeki doktorlar daima istifa ediyor. Tabip olmayınca, randevu da kuyrukları uzuyor. Sebebi iş bilmezlik. Bu türlü giderse birkaç yıla kadar ameliyat yapacak cerrah bulamayacağız. Bir iktidar, kendi elimizle yetiştirdiğimiz insan gücümüzü Amerika’ya, Avrupa’ya bedavadan vermez, veremez. İnsanlara kaliteli bir ömür ve insanca çalışma imkânı tanınmazsa, o ülkenin hastanelerinde randevu kuyruğu olur. Muayene mühletleri 5 dakikaya indirilirse beşerler yanlışsız düzgün tedavi edilemez. Kur oynaklığı devam ettiği sürece ilaç sanayine itimat verilemez, ilaç bulunmaz. Sıhhatteki krizi çok yeterli görüyoruz. Doktoruyla eczacısıyla, hemşiresiyle teknisyeniyle tüm sıhhat çalışanlarımızın yanındayız.”
