Çok değil, yalnızca 5 yıl evvel kurulan Bahçeşehir Koleji Erkek Basketbol Grubu, geçtiğimiz günlerde FIBA Europe Cup’ı kazanarak ülkemizin spordaki gurur kaynakları ortasına girdi. ‘Kırmızı Ejderhalar’ sloganıyla anılan kırmızı lacivertli kulüp, basketbol üzere rekabet seviyesi son derece yüksek bir sporda bile, hakikat bir idare modeliyle kısa müddette milletlerarası başarılara ulaşılabileceğini gösterdi. Her tarafıyla örnek alınması gereken bu yapının mimarı olan Bahçeşehir Koleji Spor Kulübü Lideri Hüseyin Yücel ile bir ortaya gelip, hem geçmişin bir muhasebesini yaptırdık hem de yeni amaçlarını öğrendik.
Espor ve binicilikte de varız lakin kulübün amiral gemisi basketbol
– Kulübü Vakıfbank Bayan Voleybol Takımı’ndan ilham alarak kurduğunuzu biliyoruz. Pekala neden basketbolu seçtiniz?
Ailece basketbola başka bir sempatimiz var. Hiçbir vakit durmayan, içinde daima aksiyon olan, keyifli bir spor. Ayrıyeten biz bu kulübü kurduğumuzda voleybolda hem ulusal kadro hem de kulüp bazında aslında uygun bir yerdeydik ve basketbola daha fazla katma bedelde bulunabileceğimizi düşündük. Geriye dönüp baktığımızda gerçek bir tercih yaptığımızı söyleyebilirim. Aslında aktif olarak yarıştığımız tek branş basketbol değil. Kulüp olarak espor, golf ve binicilikte de varız. Lakin doğal ki kulübün amiral gemisi basketbol ve bir mühlet daha o denli kalacak.
Daima kendi performansımızın üzerine koyarak bugünlere geldik
– Europe Cup’ta kazandığınız muvaffakiyetin akabinde herkes sizden Üstün Lig’de en az yarı final bekledi fakat olmadı. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, tahminen bir maç alabilir, tahminen seriyi bile kazanabilirdik. Lakin şunu unutmamak lazım ki bu dönem birinci kere play-off oynama başarısı gösterdik. Basketbol, bir süreç işi. Burada inşa ettiğimiz şeyin vakte gereksinimi var ve biz, öğrenme eğrimiz doğrultusunda geride bıraktığımız dönemlerde daima kendi performansımızın üzerine koyduk. Hasebiyle bu dönem çeyrek final yaptıysak önümüzdeki dönemlerde yarı finaller, finaller neden olmasın… Vakitle oralara ulaşmak ve oralarda kalıcı hale gelmek amacımız.
Sıra Şampiyonlar Ligi’nde
– Yeni döneme yönelik amaçlarınızı anlatır mısınız?
Önümüzdeki dönem yüksek ihtimalle FIBA Şampiyonlar Ligi’nde çaba edeceğiz. Bu kupada da gayemiz kısa vadede şampiyonluk. Birinci dönem şampiyonluk olmasa da ismimizden kelam ettirmek ve bu düzeylerde de hürmet duyulan bir kulüp haline gelmek istiyoruz. Ayrıyeten ligde de play-off’a yeterli bir yerden girmek ve artık buraların ‘gediklisi’ olmayı arzuluyoruz.
– İleride sizi Euroleague’de görebilir miyiz?
Bu dönem Anadolu Efes’in EuroLeague’i kazanması, Frutti Extra Bursaspor’un EuroCup’ta final oynaması çok sevindirici. Biz de üstümüze düşeni yapıp FIBA Europe Cup’ı ülkemize getirdik. İleride natürel ki daha büyük muvaffakiyetleri hedefliyoruz.
Kulüpler eskisi üzere rahat değil
Artık tüm kulüpler için geçerli olan bir şey var ki, o da mali istikrar ve hesap verilebilirlik. Dövizin de geldiği nokta düşünülürse artık kulüplerimiz eskisi kadar rahat davranmayı göze alamaz. Her transfer, her yatırım ince elenip sık dokunarak yapılmalı.
Fırsat eşitliğine inanıyoruz
Bahçeşehir Koleji olarak Türkiye’nin bayan istihdamında önde gelen kurumlarından biriyiz. Fırsat eşitliği konusunda hassasız. İdari menajerimiz Pınar Çiler ve kurumsal irtibat müdürümüz Buket Aksoy, kulübümüzün geldiği bu noktada kıymetli rol oynamış isimler.
A ekipteki 2 oyuncu bizde burslu okuyor
Bu sene A kadro takımımızda yer alan İdeal Özben ve Ali Yüceoral, birebir vakitte Bahçeşehir Üniversitesi’nde burslu okuyor. Ayrıyeten alt yaş gruplarımızda forma giyen oyuncularımızın değerli kısmı lise ve orta okullarımızda burslu okuyor.
Beşiktaş gelecek dönem daha yeterli olacak
– Biraz da futboldan ve Beşiktaş’tan konuşalım. Dönemi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Doğal Beşiktaş için pek güzel bir dönem olmadı. Sonuçta Beşiktaş’ta şampiyon olunamayan her dönem biraz tatsızdır fakat önümüzdeki dönem grubun çok daha güzel olacağına dair inancım tam.
– Başkanlık seçimi için ne düşünüyorsunuz?
Bir Beşiktaşlı olarak tek dileğim, seçimi kazanan adayın kulübümüzü her zamankinden daha yeterli noktalara taşıyacak adımları atmasıdır.
İTÜ, TED VE ODTÜ ÜZERE EKOL OLDUK
– Basketbolda TED Kolejliler, ODTÜ, İTÜ üzere ekol olmuş okullar vardı. Bahçeşehir’i de ileride bu türlü düşünebilir miyiz?
Bu okullar, Türk basketboluna kıymetli katkıda bulunmuş, duyduğumuz kurumlar. Aslında ikinci sorunuza şimdiden ‘Evet’ diye karşılık verebilirim. Zira biz de geride bıraktığımız bu beş yıl içerisinde bir devamlılık sağladık ve her geçen dönem kendimizi geliştirmeyi başardık.
