CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, iktidarın tarım siyasetlerini eleştirerek, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Afgan çobanları alalım tarımın ne olacağını daima birlikte görelim” kelamlarına karşılık verdi. Barut’un açıklaması şöyle:
“AKP iktidarı ve onun bakanları da son vakitlerde yapmış oldukları akıl almaz açıklamalarla birlikte adeta aklımızla alay edip, toplumu da sıkıntıdan çıkartıyorlar. Zira, daha dün İçişleri Bakanı Soylu, ‘Afganlı çobanları alalım, tarımın nereye gideceğini daima birlikte görelim’ diyerek saçma bir sözde bulunmuştur. Yeniden Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ise ‘Tarım tarım diyorsunuz, bağırıyorsunuz, çağırıyorsunuz da tarımın getirisi 50 milyar dolar, endüstrinin getirisi ise 300 milyar dolar’ diyerek zırvalamıştır.
‘AKP’nin iş bilmez politikaları’
Tarım, tüm dünyada stratejik bir kıymete sahip. Tarım, ülkemiz dışındaki öteki bütün ülkelerde gerekli takviyesi görerek üretmiş oldukları ziraî istihdam ve ihracatla birlikte ülke ekonomilerine çok büyük bir katkı sağlar. Lakin ne yazık ki bu durum ülkemizde AKP iktidarının tarıma, üreticilere kör bakışı nedeniyle tam aksine işlemektedir. Ülkemiz bir vakitler dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydi. Fakat bugün AKP’nin iş bilmez siyasetleri ve ithalatçı zihniyetiyle birlikte artık ülkemiz tarım yapamaz, üreticiler üretemez hale gelmiştir. Tarımdan kopmuştur. Ülkemiz net bir halde, bu siyasetlerle birlikte dış alımcı, yani ithalatçı pozisyona gelmiştir.
‘Üretimsizliği, plansızlığı siz sağlamadınız mı?’
Buradan İçişleri Bakanı Soylu’ya soralım: ‘Afganlı çobanlara tarımı teslim edecek sizin iktidarınız değil mi? Sizin anlayışınız değil mi? Afganlı çobanlar olmadığı vakit bizim tarımımız yürümeyecek mi? Bu nasıl bir söz? Üretimsizliği, plansızlığı siz sağlamadınız mı?’ Tekrar Hasan Büyükdede’ye soralım: ‘Elbette ki endüstriye karşı değiliz. Fakat sanayi sanayi tabir de tarımı büsbütün yok saydığınızda vatandaşlarımız, yurttaşlarımız beton mu yiyecek? Makine mı yiyecek? Ya da petrol mu içecek?’ Münasebetiyle işiniz olmayan hususlara karışmayın. Ülkede şu anda idaredeki tarımda, iktisatta, çalışandaki, memurdaki ekonomik dar boğazı aşmaktır. Vatandaşları desteklemektir. İşinize bakın. En yakın seçimde gideceksiniz.”
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, iktidarın tarım siyasetlerini eleştirerek, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Afgan çobanları alalım tarımın ne olacağını daima birlikte görelim” kelamlarına karşılık verdi. Barut’un açıklaması şöyle:
“AKP iktidarı ve onun bakanları da son vakitlerde yapmış oldukları akıl almaz açıklamalarla birlikte adeta aklımızla alay edip, toplumu da sıkıntıdan çıkartıyorlar. Zira, daha dün İçişleri Bakanı Soylu, ‘Afganlı çobanları alalım, tarımın nereye gideceğini daima birlikte görelim’ diyerek saçma bir sözde bulunmuştur. Yeniden Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ise ‘Tarım tarım diyorsunuz, bağırıyorsunuz, çağırıyorsunuz da tarımın getirisi 50 milyar dolar, endüstrinin getirisi ise 300 milyar dolar’ diyerek zırvalamıştır.
‘AKP’nin iş bilmez politikaları’
Tarım, tüm dünyada stratejik bir kıymete sahip. Tarım, ülkemiz dışındaki öteki bütün ülkelerde gerekli takviyesi görerek üretmiş oldukları ziraî istihdam ve ihracatla birlikte ülke ekonomilerine çok büyük bir katkı sağlar. Lakin ne yazık ki bu durum ülkemizde AKP iktidarının tarıma, üreticilere kör bakışı nedeniyle tam aksine işlemektedir. Ülkemiz bir vakitler dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydi. Fakat bugün AKP’nin iş bilmez siyasetleri ve ithalatçı zihniyetiyle birlikte artık ülkemiz tarım yapamaz, üreticiler üretemez hale gelmiştir. Tarımdan kopmuştur. Ülkemiz net bir halde, bu siyasetlerle birlikte dış alımcı, yani ithalatçı pozisyona gelmiştir.
‘Üretimsizliği, plansızlığı siz sağlamadınız mı?’
Buradan İçişleri Bakanı Soylu’ya soralım: ‘Afganlı çobanlara tarımı teslim edecek sizin iktidarınız değil mi? Sizin anlayışınız değil mi? Afganlı çobanlar olmadığı vakit bizim tarımımız yürümeyecek mi? Bu nasıl bir söz? Üretimsizliği, plansızlığı siz sağlamadınız mı?’ Tekrar Hasan Büyükdede’ye soralım: ‘Elbette ki endüstriye karşı değiliz. Fakat sanayi sanayi tabir de tarımı büsbütün yok saydığınızda vatandaşlarımız, yurttaşlarımız beton mu yiyecek? Makine mı yiyecek? Ya da petrol mu içecek?’ Münasebetiyle işiniz olmayan hususlara karışmayın. Ülkede şu anda idaredeki tarımda, iktisatta, çalışandaki, memurdaki ekonomik dar boğazı aşmaktır. Vatandaşları desteklemektir. İşinize bakın. En yakın seçimde gideceksiniz.”
