Galatasaray Kulübü Lideri Dursun Özbek, sponsorluk mutabakatı sonrasında basın mensuplarına konuştu. Özbek, TFF Lideri Mehmet Büyükekşi‘nin Yusuf Demir ile ilgili söylediklerine cevap verdi.
Özbek, “2 aylık mesaiyi gece yarılarına kadar çalışarak, sabahlara kadar çalışarak 4 ay üzere yaşadık. Emeği geçen herkese teşekkürler. Uygun bir kadro kurduk, daha da güzel sonuçlar alacağımızı biliyoruz. Mayıslar Galatasaray’ındır” dedi.
Galatasaray Kulübü Lideri Dursun Özbek, Nef Stadyumu’nda açıklamalarda bulundu. Kendisinin ve idare konseyinin sarı-kırmızılı kadrodan son derece şad olduklarını lisana getiren Dursun Özbek, “Daha değerlisi taraftarlarımız ve Galatasaray’ı sevenler daha şad. Sokakta da görüyoruz, gazetelerde de görüyoruz, televizyonlarda da görüyoruz. Galatasaray’a hizmet içir geldik ve hizmetimizin temelinde hiçbir vakit şunu unutmadık, biz bir spor kulübüyüz. O denli bir kurumdan geliyoruz ki, 500 yıllık bir eğitim kurumu ve olimpik sporları Türkiye’ye getiren kulüp. Bizim bir misyonumuz var, bu sporları Türk gençliğine izlettirmek ve sevdirmek. Bu manada biz bizi sevenleri ve taraftarları şad etmeye mecburuz. Misyona geldikten sonra 3 aylık bir müddet geçirdik ve çok büyük bir uğraşı oldu. Seçimden sonraki 2 aylık süreçte transfer çalışmalarını bitirmek zorunda olduğumuzu söyledim. 2 aylık mesaiyi gece yarılarına kadar çalışarak, sabahlara kadar çalışarak 4 ay üzere yaşadık. Emeği geçen herkese teşekkürler. Düzgün bir kadro kurduk, daha da güzel sonuçlar alacağımızı biliyoruz. Mayıslar Galatasaray’ındır” biçiminde konuştu.
‘Hakem performanslarını pahalandırmak sıradan hale geldi’
Hakem performansları hakkında kelamlarına devam eden Özbek, “Hakem performanslarını artık kıymetlendirmek sıradan hale geldi. Her hafta sonu bu değerlendirmeler yapılıyor. Maalesef değerlendirmeler de çok yeterli tarafta gitmiyor, daima bir sorun var. Bugün yazılanlara baktım. Bizim de birinci 3-4 maçımızda hakem performansıyla bağlı olarak, bilhassa Konyaspor maçında çok büyük kasvet çektik. Bu durumu Galatasaray’a bağlı olarak değerlendirmiyoruz. Bütün ekiplerin bütün müsabakalarında, kim olursa olsun yapılan yanlışların, idare stilinin değerlendirmesini yapmak lazım. Maalesef çok uygun olduğunu söyleyemem. Ancak bugün ayyuka çıkmış bu tartışmanın üzerine akaryakıt dökmeye gerek yok. Herkes farkında ve herkes yeteri kadar bağırıyor” dedi.
‘Yusuf Demir bir Türk vatandaşıdır’
Yusuf Demir’in yabancı statüsünde oynuyor olmasıyla ilgili konuşan Dursun Özbek, “Yusuf Demir bizim evladımız. Genç yaşta Avrupa futbolunun dikkatini çekmiş, çok genç yaşta Barcelona üzere dünya devi bir futbol grubunun oyuncusu olmuş, her kategoride de oynamış. Yusuf Demir’in Galatasaray’da olması bizim için bir kıvanç kaynağı. Son derece mutluyuz. Efendim Yusuf Demir, Türk statüsünde oynayamazmış. Biz aslında biliyorduk bunu. Yusuf Demir’i transfer ederken nasıl oynatacağımız konusunu son derece uygun biliyorduk. Ulusal Ekip’te da oynayamazmış. Evet onu da çok âlâ biliyorduk. Yıllardan beri birçok örnekleri var, dün öğrenmedik. Öbür ulusal grupta oynayan futbolcu, FIFA kuralı gereği öbür bir mili ekipte oynayamaz. Buraya kadar tamam. Biz Yusuf’u transfer ederken ne Türk kategorisinde oynatalım diye transfer ettik ne de ‘aslında ulusal ekiplerde oynar, dikkatten kaçmış’ demedik. Türk futbolunda geçen gün bir maç oynuyoruz. Esame listeleri geldi. Rakip kadronun oyuncularına baktım, yanımda da rakip grup yöneticisi oturuyordu, ‘Hata yapıyorsunuz, 2 tane Türk var. Aman idaresi uyarın alana bu türlü çıkılmasın’ dedim. Aldı, baktı listeye ve ‘Hakikaten 2 Türk var’ dedi. Sorduk soruşturduk, ismini söylemiyorum artık, hanginiz okusanız orada iki tane Türk’ten öteki kimseyi göremezsiniz. Halbuki bizim İspanyol sandığımız yahut İngiliz sandığımız arkadaş da Türk’müş. Örnekleri çoğaltmak istemiyorum. Türkçe konuşamayan Türk statüsünde oynayan futbolculardan tutun da öbür ulusal kadrolarda oynamış gelmiş, burada Türk statüsünde oynayanlara kadar. Çok yeterli biliyorsunuz, kimi kastettiğim de son derece açık. Bunlar bu tarafta dururken, Yusuf Demir bir Türk vatandaşıdır, annesinden ötürü ikili vatandaşlığı vardır. Biz Yusuf’u Türk futboluna kazandıralım dediğimiz vakit çok acayip bir laf mı etmiş oluyoruz. Elbette ki çalışma gerekiyor, elbette ki kimi kuralların TFF’de yahut FIFA’da değişmesi gerekiyor. Bunlar kendi kendine mi değişecek. Biz kendi kıymetlerimize sahip çıkalım dedim. Türk vatandaşı olarak ulusal kadroda oynatılması için ne gerekiyorsa o çalışmayı, Türk statüsünde oynaması için ne gerekiyorsa onu yapalım dedim ve yapıyoruz da. Kendi kendimizi tartışma haline getirmeyelim. O esame listesini gidip bulun, Türkçe konuşmayı bilmiyor musunuz? Lakin yazılan çizilen farklı, algı farklı. Yusuf Demir bizim evladımız, bizim vatandaşımız. Türk futboluna, Türk Ulusal Grubu’na kazandırmak için de elimizden gelen çalışmayı yapacağız. Başladık aslında, yapıyoruz” formunda konuştu.
Galatasaray Kulübü Lideri Dursun Özbek, sponsorluk mutabakatı sonrasında basın mensuplarına konuştu. Özbek, TFF Lideri Mehmet Büyükekşi‘nin Yusuf Demir ile ilgili söylediklerine cevap verdi.
Özbek, “2 aylık mesaiyi gece yarılarına kadar çalışarak, sabahlara kadar çalışarak 4 ay üzere yaşadık. Emeği geçen herkese teşekkürler. Uygun bir kadro kurduk, daha da güzel sonuçlar alacağımızı biliyoruz. Mayıslar Galatasaray’ındır” dedi.
Galatasaray Kulübü Lideri Dursun Özbek, Nef Stadyumu’nda açıklamalarda bulundu. Kendisinin ve idare konseyinin sarı-kırmızılı kadrodan son derece şad olduklarını lisana getiren Dursun Özbek, “Daha değerlisi taraftarlarımız ve Galatasaray’ı sevenler daha şad. Sokakta da görüyoruz, gazetelerde de görüyoruz, televizyonlarda da görüyoruz. Galatasaray’a hizmet içir geldik ve hizmetimizin temelinde hiçbir vakit şunu unutmadık, biz bir spor kulübüyüz. O denli bir kurumdan geliyoruz ki, 500 yıllık bir eğitim kurumu ve olimpik sporları Türkiye’ye getiren kulüp. Bizim bir misyonumuz var, bu sporları Türk gençliğine izlettirmek ve sevdirmek. Bu manada biz bizi sevenleri ve taraftarları şad etmeye mecburuz. Misyona geldikten sonra 3 aylık bir müddet geçirdik ve çok büyük bir uğraşı oldu. Seçimden sonraki 2 aylık süreçte transfer çalışmalarını bitirmek zorunda olduğumuzu söyledim. 2 aylık mesaiyi gece yarılarına kadar çalışarak, sabahlara kadar çalışarak 4 ay üzere yaşadık. Emeği geçen herkese teşekkürler. Düzgün bir kadro kurduk, daha da güzel sonuçlar alacağımızı biliyoruz. Mayıslar Galatasaray’ındır” biçiminde konuştu.
‘Hakem performanslarını pahalandırmak sıradan hale geldi’
Hakem performansları hakkında kelamlarına devam eden Özbek, “Hakem performanslarını artık kıymetlendirmek sıradan hale geldi. Her hafta sonu bu değerlendirmeler yapılıyor. Maalesef değerlendirmeler de çok yeterli tarafta gitmiyor, daima bir sorun var. Bugün yazılanlara baktım. Bizim de birinci 3-4 maçımızda hakem performansıyla bağlı olarak, bilhassa Konyaspor maçında çok büyük kasvet çektik. Bu durumu Galatasaray’a bağlı olarak değerlendirmiyoruz. Bütün ekiplerin bütün müsabakalarında, kim olursa olsun yapılan yanlışların, idare stilinin değerlendirmesini yapmak lazım. Maalesef çok uygun olduğunu söyleyemem. Ancak bugün ayyuka çıkmış bu tartışmanın üzerine akaryakıt dökmeye gerek yok. Herkes farkında ve herkes yeteri kadar bağırıyor” dedi.
‘Yusuf Demir bir Türk vatandaşıdır’
Yusuf Demir’in yabancı statüsünde oynuyor olmasıyla ilgili konuşan Dursun Özbek, “Yusuf Demir bizim evladımız. Genç yaşta Avrupa futbolunun dikkatini çekmiş, çok genç yaşta Barcelona üzere dünya devi bir futbol grubunun oyuncusu olmuş, her kategoride de oynamış. Yusuf Demir’in Galatasaray’da olması bizim için bir kıvanç kaynağı. Son derece mutluyuz. Efendim Yusuf Demir, Türk statüsünde oynayamazmış. Biz aslında biliyorduk bunu. Yusuf Demir’i transfer ederken nasıl oynatacağımız konusunu son derece uygun biliyorduk. Ulusal Ekip’te da oynayamazmış. Evet onu da çok âlâ biliyorduk. Yıllardan beri birçok örnekleri var, dün öğrenmedik. Öbür ulusal grupta oynayan futbolcu, FIFA kuralı gereği öbür bir mili ekipte oynayamaz. Buraya kadar tamam. Biz Yusuf’u transfer ederken ne Türk kategorisinde oynatalım diye transfer ettik ne de ‘aslında ulusal ekiplerde oynar, dikkatten kaçmış’ demedik. Türk futbolunda geçen gün bir maç oynuyoruz. Esame listeleri geldi. Rakip kadronun oyuncularına baktım, yanımda da rakip grup yöneticisi oturuyordu, ‘Hata yapıyorsunuz, 2 tane Türk var. Aman idaresi uyarın alana bu türlü çıkılmasın’ dedim. Aldı, baktı listeye ve ‘Hakikaten 2 Türk var’ dedi. Sorduk soruşturduk, ismini söylemiyorum artık, hanginiz okusanız orada iki tane Türk’ten öteki kimseyi göremezsiniz. Halbuki bizim İspanyol sandığımız yahut İngiliz sandığımız arkadaş da Türk’müş. Örnekleri çoğaltmak istemiyorum. Türkçe konuşamayan Türk statüsünde oynayan futbolculardan tutun da öbür ulusal kadrolarda oynamış gelmiş, burada Türk statüsünde oynayanlara kadar. Çok yeterli biliyorsunuz, kimi kastettiğim de son derece açık. Bunlar bu tarafta dururken, Yusuf Demir bir Türk vatandaşıdır, annesinden ötürü ikili vatandaşlığı vardır. Biz Yusuf’u Türk futboluna kazandıralım dediğimiz vakit çok acayip bir laf mı etmiş oluyoruz. Elbette ki çalışma gerekiyor, elbette ki kimi kuralların TFF’de yahut FIFA’da değişmesi gerekiyor. Bunlar kendi kendine mi değişecek. Biz kendi kıymetlerimize sahip çıkalım dedim. Türk vatandaşı olarak ulusal kadroda oynatılması için ne gerekiyorsa o çalışmayı, Türk statüsünde oynaması için ne gerekiyorsa onu yapalım dedim ve yapıyoruz da. Kendi kendimizi tartışma haline getirmeyelim. O esame listesini gidip bulun, Türkçe konuşmayı bilmiyor musunuz? Lakin yazılan çizilen farklı, algı farklı. Yusuf Demir bizim evladımız, bizim vatandaşımız. Türk futboluna, Türk Ulusal Grubu’na kazandırmak için de elimizden gelen çalışmayı yapacağız. Başladık aslında, yapıyoruz” formunda konuştu.
