Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı ünitelerde çalışan sivil memurlar, Emniyet Teşkilatı Sendikası’nın davetiyle “sivil itaatsizlik” aksiyonuna başladı. Sendika, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan İşçinin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik’teki “Her gün sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz” ve “Kulak ortasından aşağı favori bırakılmaz. Saçlar kulağı kapatmayacak bir biçimde ve olağan duruşta ensede gömlek yakasını aşmayacak halde uzatabilir” kararlarının Danıştay 2. Dairesi’nin kararıyla 2020 yılında iptal edilmesini münasebet göstererek, hür kıyafetle işyerine gitme, saçlarda favori ve enseleri ile bıyıkları dilediği üzere bırakma hareketi başlattı.
Sendikanın 15 Nisan 2022 tarihinde başlattığı bu aksiyon hala sürüyor.
Başlatılan aksiyona ait ANKA Haber Ajansı’na konuşan Emniyet Teşkilatı Sendikası Lider Yardımcısı Akif Demircioğlu, yönetmeliğin 12 Eylül darbesi devrinde çıkarıldığını lisana getirerek, “40 yıl evvel darbeci Kenan Cihan tarafından çıkarılmış bir yönetmeliktir. Memurun faulünden (favori) saçına, sakalına, kıyafetine, kravatına, ayakkabısına, çorabına kadar. Bayan memurların da birebir biçimde. Fevkalade bir kısıtlama getirmektedir. Bu bir asker kişidir ve asker kişi memurları da askeri sisteme sokmaya çalışmıştır. Kenan Cihan dediğimiz bu yönetmeliği çıkaran kişi, hasta yatağında bile darbecilikten mahkum edilmiş, cenazesine bile kimsenin gitmediği birisiyken, onun çıkardığı yönetmelik kurum amirleri tarafından tehdit ögesi olarak, memurları sisteme sokma, tehdit ögesi olarak kullanılmaya devam etmektedir” diye konuştu.
“Darbeci Kenan Evren’in ihtilal eseri yönetmeliğini kabul etmediğimizi lisana getirdik ve bununla alakalı nisan ayı içinde sendikamız idare heyeti bu kıyafet yönetmeliği kısıtlamalarına uymayacağımız formda hareket kararı aldık” diyen Demircioğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bugün işyerime gittiğimde sakalım olsa da kravat takmasam da birebir işimi yapmaya devam ediyorum. Olduğunda da yapıyorum, işlerim aksamıyor. O denli bir yönetmelik ki Danıştay her gün bir hususunu, bir paragrafını iptal ediyor. Çeşitli bireyler buna dava açıyorlar. Tutulan tutanaklar, açılan soruşturmalar Danıştay’a intikal ediyor. Danıştay her seferinde aslında bir tüzel boyutu olmayan bu yönetmeliğin her yıl bir cümlesi ve paragrafını iptal ediyor ancak devletimiz bu yönetmeliği hala 40 yıldır kaldırmıyor. Yürürlükte tutmaya devam ediyor.”
Demircioğlu, yönetmelikle erkek memurların favorilerin boyutundan bıyığının dudak hizasını geçmemesine kadar karışıldığını kaydederek, “O gün yanlış kes ya da birazcık bırak sana tutanak meblağ ve ceza da alırsınız. Fakat sendikalarımız hareket kararı aldığı vakit bu cezalar mahkemeler tarafından anında iptal ediliyor” dedi.
Demircioğlu, yönetmeliğin uygulanabilir olmadığını ve mana taşımadığını vurgulayarak, şunları belirtti:
“Yönetmelik diyor ki grup elbise giyeceksin. İş kıyafeti farklı mesken kıyafeti farklı. Ben mesela günlük hayatta kot pantolon giyiyorum. Grup elbise almam gerekiyor. Ancak bana devletin verdiği giyecek yardımı yıllık 26 lira. Ben bu 26 lira ile bir çorap dahi alamazken ne kadar grup elbise alacağım. Polislerde ve askerlerde, üniformalı mesleklerde devlet büsbütün karşılıyor kıyafetlerini. Ayakkabısından tutun, şapkasına kadar devlet tarafından verilmekte lakin öteki sivil memurlara verilmiyor. Üzerimizden alınıyor.”
‘Sayın içişleri bakanımız çizmelerini giyiyor, ‘imdat’ diyenin yardımına koşuyor’
Demircioğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu çizmelerini giyiyor, ‘imdat’ diyenin yardımına anında koşuyor. Biz de bugün Sayın Bakanımıza ‘imdat’ diyoruz. Sayın Bakanım gerek Emniyet Teşkilatı Kanunu olsun gerek yönetmelikler olsun biz bu bahiste düzenlemeler bekliyoruz. Bugün polis ile sivil memurun maaş farkı 3 bin lirayı buldu. Hatta geçmiştir. Sivil memurlar maaşlarında düzgünleştirme bekliyor. Sivil memurlar da polis memurları ile birebir işi yapıyor” diye konuştu.
Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı ünitelerde çalışan sivil memurlar, Emniyet Teşkilatı Sendikası’nın davetiyle “sivil itaatsizlik” aksiyonuna başladı. Sendika, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan İşçinin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik’teki “Her gün sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz” ve “Kulak ortasından aşağı favori bırakılmaz. Saçlar kulağı kapatmayacak bir biçimde ve olağan duruşta ensede gömlek yakasını aşmayacak halde uzatabilir” kararlarının Danıştay 2. Dairesi’nin kararıyla 2020 yılında iptal edilmesini münasebet göstererek, hür kıyafetle işyerine gitme, saçlarda favori ve enseleri ile bıyıkları dilediği üzere bırakma hareketi başlattı.
Sendikanın 15 Nisan 2022 tarihinde başlattığı bu aksiyon hala sürüyor.
Başlatılan aksiyona ait ANKA Haber Ajansı’na konuşan Emniyet Teşkilatı Sendikası Lider Yardımcısı Akif Demircioğlu, yönetmeliğin 12 Eylül darbesi devrinde çıkarıldığını lisana getirerek, “40 yıl evvel darbeci Kenan Cihan tarafından çıkarılmış bir yönetmeliktir. Memurun faulünden (favori) saçına, sakalına, kıyafetine, kravatına, ayakkabısına, çorabına kadar. Bayan memurların da birebir biçimde. Fevkalade bir kısıtlama getirmektedir. Bu bir asker kişidir ve asker kişi memurları da askeri sisteme sokmaya çalışmıştır. Kenan Cihan dediğimiz bu yönetmeliği çıkaran kişi, hasta yatağında bile darbecilikten mahkum edilmiş, cenazesine bile kimsenin gitmediği birisiyken, onun çıkardığı yönetmelik kurum amirleri tarafından tehdit ögesi olarak, memurları sisteme sokma, tehdit ögesi olarak kullanılmaya devam etmektedir” diye konuştu.
“Darbeci Kenan Evren’in ihtilal eseri yönetmeliğini kabul etmediğimizi lisana getirdik ve bununla alakalı nisan ayı içinde sendikamız idare heyeti bu kıyafet yönetmeliği kısıtlamalarına uymayacağımız formda hareket kararı aldık” diyen Demircioğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bugün işyerime gittiğimde sakalım olsa da kravat takmasam da birebir işimi yapmaya devam ediyorum. Olduğunda da yapıyorum, işlerim aksamıyor. O denli bir yönetmelik ki Danıştay her gün bir hususunu, bir paragrafını iptal ediyor. Çeşitli bireyler buna dava açıyorlar. Tutulan tutanaklar, açılan soruşturmalar Danıştay’a intikal ediyor. Danıştay her seferinde aslında bir tüzel boyutu olmayan bu yönetmeliğin her yıl bir cümlesi ve paragrafını iptal ediyor ancak devletimiz bu yönetmeliği hala 40 yıldır kaldırmıyor. Yürürlükte tutmaya devam ediyor.”
Demircioğlu, yönetmelikle erkek memurların favorilerin boyutundan bıyığının dudak hizasını geçmemesine kadar karışıldığını kaydederek, “O gün yanlış kes ya da birazcık bırak sana tutanak meblağ ve ceza da alırsınız. Fakat sendikalarımız hareket kararı aldığı vakit bu cezalar mahkemeler tarafından anında iptal ediliyor” dedi.
Demircioğlu, yönetmeliğin uygulanabilir olmadığını ve mana taşımadığını vurgulayarak, şunları belirtti:
“Yönetmelik diyor ki grup elbise giyeceksin. İş kıyafeti farklı mesken kıyafeti farklı. Ben mesela günlük hayatta kot pantolon giyiyorum. Grup elbise almam gerekiyor. Ancak bana devletin verdiği giyecek yardımı yıllık 26 lira. Ben bu 26 lira ile bir çorap dahi alamazken ne kadar grup elbise alacağım. Polislerde ve askerlerde, üniformalı mesleklerde devlet büsbütün karşılıyor kıyafetlerini. Ayakkabısından tutun, şapkasına kadar devlet tarafından verilmekte lakin öteki sivil memurlara verilmiyor. Üzerimizden alınıyor.”
‘Sayın içişleri bakanımız çizmelerini giyiyor, ‘imdat’ diyenin yardımına koşuyor’
Demircioğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu çizmelerini giyiyor, ‘imdat’ diyenin yardımına anında koşuyor. Biz de bugün Sayın Bakanımıza ‘imdat’ diyoruz. Sayın Bakanım gerek Emniyet Teşkilatı Kanunu olsun gerek yönetmelikler olsun biz bu bahiste düzenlemeler bekliyoruz. Bugün polis ile sivil memurun maaş farkı 3 bin lirayı buldu. Hatta geçmiştir. Sivil memurlar maaşlarında düzgünleştirme bekliyor. Sivil memurlar da polis memurları ile birebir işi yapıyor” diye konuştu.
