Başakşehir Teknik Yöneticisi Emre Belözoğlu, Lig Radyo’ya gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İstanbul takımında başarılı bir süreç geçiren Belözoğlu, “Bir sene evvel düşme potasından kurtulmuş kulübe yakışmayan bir yapı vardı. Aykut Kocaman bize çok âlâ geribildirim verdi. Yeni oyuncuların oyunu anlayıp, işleyişe geçme durumu oldu. Geçen sene âlâ iş çıkardık. Hem teori hem de pratik yaptık.” dedi.
Belözoğlu’nun açıklamaları şöyle;
“FENERBAHÇE’DE KENDİ GRUBUM YOKTU”
Fenerbahçe’deyken Beşiktaş ile son dakikada berabere kaldık. Gençlerbirliği ile düşme potasında oynadık. Seyirci de yoktu. Olabilecek en uygun senaryoyu gerçekleştirdik.6 günde 3 maç oynadık. Zaman çok değişti. Evvelden 15-20 senede nesil geliyordu. Artık 3-4 sene de bir nesil geliyor. Fenerbahçe’de kendi grubum yoktu. Ben de bir irade koydum ancak hazırlığımız olmadan misyona geldik. Başakşehir’de derinlemesine kadronun içine girdik.
ŞİMDİ ‘SALİH ULUSAL GRUP’TAN NEDEN YOK?’ DİYE DİYE TARTIŞIYORUZ
Salih Uçan bize geldiğinde 2-3 ay ayağına top değmemişti. Bizde geçirdiği periyot hem mental hem fizikî olarak çok büyük tesir yarattı. Hem 6 hem 8 oynamaya yatkın hale geldi. Artık Ulusal Ekip’te neden yok diye tartışıyoruz.
“FUTBOLCUYKEN AHENGE SORUNUM VARDI, ALEMCİ ARKADAŞLARIM OLDU”
Futbolcuyken içki içen birisi değildim. Ahenge sorunum vardı. Tedavi gördüm, yenemedim. Şimdi gitsem fizyoterapistim, bağlantı sorumlum, aşçım yanımda olur. Bunları evlendikten sonra öğrendim. Bu mesleği sevmeden yapamazsınız. Bu iş hakikaten yönetilmesi gereken bir iş. Geçen sene doktora gittiğimde bana âlâ ki bırakmışsın dedi. İster istemez bedene yük biniyor. Ben bu mesleği çok sevdim. En çok futbolcu olmayı sevdim. Gerekliliklerini yerine getirmezseniz olmaz. 32 yaşından sonra Gece 10’da uyuyordum. Herkes gece dışarı çıkarken dışarı çıkmıyordum. Alemci futbolcuyu anlarım. Benim de alemci arkadaşlarım oldu. İçki içmedim, sigara kullanmadım ancak kullananı anlarım. Benim için para kazanmaktan fazla bir kadro arkadaşımın gelip ‘Emre çok güzel oynadın.’ demesi daha memnunluk verici bir şeydi.
“GALATASARAY’DA ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM”
Galatasaray’da çok şey öğrendim. Gözümüz karaydı, kanımız da meczuptu. Her topa sokuyorduk ayağımızı. Kısa uzunluklu oyuncular olsak da (Okan, Emre, Suat) yetenekli oyunculardık. Sonrasında futbol değişti. Daha fazla teknik adam üzerinden yapılanan bir model geldi. Galatasaray’la o periyot çok baskılı oynayan bir kadroyduk. 20-30 sene öncesinden bahsediyorum. Bizim devrimizde Suat abi tamamlayıcı bir 6 numaraydı. Çok zeki bir oyuncuydu.
“OYUNCULARI DENETİM EDİYORUZ”
Burada biz Abdullah hoca vaktinde bir laboratuvar kurduk. Oyuncunun pahalarını denetim ediyoruz. Bir oyuncu yeterli uyumuyor, yeterli beslenmiyorsa standarttır. Onun dışında herkes tıpkı idmanı yapıyor. Bilgi çok kolay ulaşılabilir. Oyuncuyken beni etkileyen teknik adamlar oldu. En çok etkileyenler 23-24 oyuncusuna oynatmak istediği oyunu ezberletenler oldu. Oyuncunun gelişim sürecini yakinen takip etmeniz gerekiyor. Bu düzeydeki oyuncuların oyunu anlayabileceğini biliyorum. İdmanda neler yaptığımızı oyuncularıma gösteriyorum. 8 numarada hiç oynamamış bir oyuncuyu orada oynattığım vakit saha içindeki misyonunu biliyor. Yapar yada yapamaz. Uğraşı beni keyifli ediyor.
“SİMEONE BİRÇOK OYUNCUNUN SATILMASINI SAĞLADI”
Simeone bir çok oyuncusunu hem fizik hem de oyun olarak geliştirdi. Arda, Felipe Luis dahil bir çok oyuncunun satılmasını sağladı. Xavi, İniesta üzere oyuncuların oynadığı oyun matadorluk. Adamı peşinden koşturuyor.
Başakşehir Teknik Yöneticisi Emre Belözoğlu, Lig Radyo’ya gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İstanbul takımında başarılı bir süreç geçiren Belözoğlu, “Bir sene evvel düşme potasından kurtulmuş kulübe yakışmayan bir yapı vardı. Aykut Kocaman bize çok âlâ geribildirim verdi. Yeni oyuncuların oyunu anlayıp, işleyişe geçme durumu oldu. Geçen sene âlâ iş çıkardık. Hem teori hem de pratik yaptık.” dedi.
Belözoğlu’nun açıklamaları şöyle;
“FENERBAHÇE’DE KENDİ GRUBUM YOKTU”
Fenerbahçe’deyken Beşiktaş ile son dakikada berabere kaldık. Gençlerbirliği ile düşme potasında oynadık. Seyirci de yoktu. Olabilecek en uygun senaryoyu gerçekleştirdik.6 günde 3 maç oynadık. Zaman çok değişti. Evvelden 15-20 senede nesil geliyordu. Artık 3-4 sene de bir nesil geliyor. Fenerbahçe’de kendi grubum yoktu. Ben de bir irade koydum ancak hazırlığımız olmadan misyona geldik. Başakşehir’de derinlemesine kadronun içine girdik.
ŞİMDİ ‘SALİH ULUSAL GRUP’TAN NEDEN YOK?’ DİYE DİYE TARTIŞIYORUZ
Salih Uçan bize geldiğinde 2-3 ay ayağına top değmemişti. Bizde geçirdiği periyot hem mental hem fizikî olarak çok büyük tesir yarattı. Hem 6 hem 8 oynamaya yatkın hale geldi. Artık Ulusal Ekip’te neden yok diye tartışıyoruz.
“FUTBOLCUYKEN AHENGE SORUNUM VARDI, ALEMCİ ARKADAŞLARIM OLDU”
Futbolcuyken içki içen birisi değildim. Ahenge sorunum vardı. Tedavi gördüm, yenemedim. Şimdi gitsem fizyoterapistim, bağlantı sorumlum, aşçım yanımda olur. Bunları evlendikten sonra öğrendim. Bu mesleği sevmeden yapamazsınız. Bu iş hakikaten yönetilmesi gereken bir iş. Geçen sene doktora gittiğimde bana âlâ ki bırakmışsın dedi. İster istemez bedene yük biniyor. Ben bu mesleği çok sevdim. En çok futbolcu olmayı sevdim. Gerekliliklerini yerine getirmezseniz olmaz. 32 yaşından sonra Gece 10’da uyuyordum. Herkes gece dışarı çıkarken dışarı çıkmıyordum. Alemci futbolcuyu anlarım. Benim de alemci arkadaşlarım oldu. İçki içmedim, sigara kullanmadım ancak kullananı anlarım. Benim için para kazanmaktan fazla bir kadro arkadaşımın gelip ‘Emre çok güzel oynadın.’ demesi daha memnunluk verici bir şeydi.
“GALATASARAY’DA ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM”
Galatasaray’da çok şey öğrendim. Gözümüz karaydı, kanımız da meczuptu. Her topa sokuyorduk ayağımızı. Kısa uzunluklu oyuncular olsak da (Okan, Emre, Suat) yetenekli oyunculardık. Sonrasında futbol değişti. Daha fazla teknik adam üzerinden yapılanan bir model geldi. Galatasaray’la o periyot çok baskılı oynayan bir kadroyduk. 20-30 sene öncesinden bahsediyorum. Bizim devrimizde Suat abi tamamlayıcı bir 6 numaraydı. Çok zeki bir oyuncuydu.
“OYUNCULARI DENETİM EDİYORUZ”
Burada biz Abdullah hoca vaktinde bir laboratuvar kurduk. Oyuncunun pahalarını denetim ediyoruz. Bir oyuncu yeterli uyumuyor, yeterli beslenmiyorsa standarttır. Onun dışında herkes tıpkı idmanı yapıyor. Bilgi çok kolay ulaşılabilir. Oyuncuyken beni etkileyen teknik adamlar oldu. En çok etkileyenler 23-24 oyuncusuna oynatmak istediği oyunu ezberletenler oldu. Oyuncunun gelişim sürecini yakinen takip etmeniz gerekiyor. Bu düzeydeki oyuncuların oyunu anlayabileceğini biliyorum. İdmanda neler yaptığımızı oyuncularıma gösteriyorum. 8 numarada hiç oynamamış bir oyuncuyu orada oynattığım vakit saha içindeki misyonunu biliyor. Yapar yada yapamaz. Uğraşı beni keyifli ediyor.
“SİMEONE BİRÇOK OYUNCUNUN SATILMASINI SAĞLADI”
Simeone bir çok oyuncusunu hem fizik hem de oyun olarak geliştirdi. Arda, Felipe Luis dahil bir çok oyuncunun satılmasını sağladı. Xavi, İniesta üzere oyuncuların oynadığı oyun matadorluk. Adamı peşinden koşturuyor.
