CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Konya’da; Muhtarlar ve Çiftçiler Buluşması’nda konuştu.
Satırbaşları şöyle:
Çalışan, üreten herkesin kazanması lazım. Ziyan etmek olmamalı. Evvel çiftçi kardeşlerime sesleneyim. Sizler üretmezseniz 81 milyon aç kalır. Gücünüzü bilin. Yaptığınız gayretin ne kadar kıymetli olduğunu bilin. Ürettiğiniz her şey 81 milyona gidiyor. 81 milyonu besliyorsunuz. Sizin gücünüz farklı bir güç. Siyasi iktidar sizin emeğinize paha vermeyip hakkınızı teslim etmezlerse siz onlara rahatlıkla ‘Hakkım olanı vermedin sandığa geliyorum, sandıkta sana ders vereceğim’ diyebilirsiniz. Ben sizden bunu bekliyorum.
Kim gelirse gelsin önünüze oy istemeye şunu soracaksın benim hakkım olanı bana neden vermedin? 210 milyarı kime verdin? Çalışan, üreten benim yüzde 1 hakkımı bana neden vermedin diye sormanız gerekiyor.
Her birimizin sorumluluğu var ben bunu biliyorum. Benim kavgam, sizin kavganızdır. Benim hak aramam sizin hak aramanızın yerinedir. Benim saraylarda oturmak üzere bir niyetim yok. Asla olmayacaktır. Milletten kopuk bir siyasi anlayış olmaz.
Devlet adaletle yönetilir. Aziz yaradan kainatı adalet üzerine yaratmıştır. Hepimiz adalete susadık. Adalet istiyoruz artık ülkemizde. Komşumuzun inancını, kimliğini, ömür usulünü sorgulama başladık. Bunu yapan siyaset kurumu. Hanginiz anne babanızı seçme özgürlüğüne sahipsiniz. O vakit benim kimliğim neden siyasete mevzu oluyor? Benim elimde olmayan bir şey neden siyasete mevzu oluyor?
Bizim kabahatimiz var. Gelip sizin sofranıza oturmadık. Derdiniz nedir diye sormadık. Ankara’da oturduk hoş laflar etmedik. Yok artık o denli şey. Geliyorum, oturuyorum, konuşuyorum, sıkıntılarınızı dinliyorum. Gerekirse günün 24 saati çalışıyorum sizin için, ülke için, hak için, adalet için gayret ediyorum.
Biz evlatlarımıza hoş bir Türkiye bırakmak zorundayız. Üretiyorsunuz çok hoş. Çiftçi ziyan ederse ekemez arkadaşlar. İki Trakya büyüklüğünde alan ekilmiyor Türkiye’de. Bizim büyümemiz lazım. Gübreye, ilaca, fideye, tohuma artırım, elektriğe artırım.
Geçen yıl 4 milyona yakın garibanın da konutunda elektrik kesildi fakat bu kardeşiniz şunu yaptı. 4 milyonun sesi duyulmuyordu. Ben de ödemedim. Geldiler, elektriğimi kestiler. Kimin sesi? Dört milyonun sesi.
Dünyanın artırımı yapılıyor. Hiçbir çiftçi ektiği eser münasebetiyle asla ziyan etmeyecek. Ektiğiniz tarlanın dönümüne ne ekiyorsanız maliyeti aşikardır. Hiç kimsenin alınteri yerde kalmayacak demektir.
Çiftçiye ne kadar takviye verirseniz o kadar yeterlidir. Zira tarım stratejik kesimdir. Planlama olsa herkes ekecek, herkes kazanacak.
Hiç kimse kimliği, inancı münasebetiyle ötekileştirilmeyecek.
Suriyelileri ben en geç iki yıl içinde kendi iradeleriyle göndereceğim. Bana soruyorlar ‘nasıl’ diye. Dört basamaklı. Karşılıklı büyükelçilikleri açacağız. Emperyal güçlerin kayığına neden binelim? Ezogelin’i Suriye’ye gelin verdik arkadaşlar. Çorbasını içiyoruz lakin Ezogelin’in kim olduğunu bilmiyoruz.
Muhtarları demokrasinin temel taşı olarak görürüz. Bir sürü meseleniz var.
Bir mahallede kim yoksuldur, kim zengindir mahallenin muhtarı ile bakkalı bilir bunu. Toplumsal yardımları muhtarlar aracılığıyla dağıtırsanız gereksinim sahipleri alır.
Türkiye Muhtarlar Birliği olması lazım.
